mevsim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mevsim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
30 Nisan 2011 Cumartesi
erik ağacı
erik ağacı
zamansız mevsim sarmalında
nöbetleşe yokluyordu hüzün
bir erik ağacı üşüdü
bir de ben bugün
bende uykusuz yeşeren düşler vardı
onda erkenci tomurcuk
uzaklarda dokuz boğumdu ayrılık
gözyaşı dokuz düğüm
bir erik ağacı ağladı
bir de ben bugün
yürüdüm kördüğüm umarsızlığa
ardımda uzayan virane gölgem
yılgın omuzumun ahı yabanı
kendi ağırlığında ezilen gövdem
buz yontuyordu ıslığım
dudağımda dem tadı
sokak çıkmazında ıslaktı kaldırım
avlağında can kovalıyordu ölüm
bir erik ağacı kurudu
bir de ben bugün
o kar dökümlü dallarına yandı
ben yâr yükümlü sevdalara
-hasretime kızıl yağdı çiy kırıkları-
nuriye zeybek
27.04.2011
(yeniden düzenleme)
18 Nisan 2011 Pazartesi
dönence
dönence
desem ki
eskitilmiş imgelerin... koşulsuz sevgilerin
yağmalanmış şiiriyim
hüzünlü yağmur bulutuyum
sağanak topluyorum
kentimin kırılgan topraklarına
ege'de kurumuş zeytin dalıyım
kendi kabuğuna yabancı
kendi masalından korkan çocuğum desem
söyler misin o türküyü
'pencereden kar geliyor...'
aşkı parçalara ayıranım
söylemiş miydim
tek parça gelir pişmanlık
bir gurbet türküsünün en koyak ezgisinde
ihbarsız düşer kıyılarına
son kurşundur en son söz
vurulmuş yanlarını saklayarak kendinden
ve yara gibi büyüterek yalnızlığı
acıya ağarsın gecenin kör yerinde
diğer yarım
ne çok maviydi düş evim
ne çok yeşil
ne çok nehirdi gözlerin
tufandan önce
oysa
başka bir iklim olmalıydık biz
başka bir mevsim
iki hercai menekşe
tüm renklerden bağımsız
iki ayrı daldan başkaldıran güneşe
çınar gölgesinde iki piç sürgün
dikeni sevmeliydik gülden önce
kanamayı öğretmeliydik parmaklarımıza
sızlamayı yüreklerimize
sevdiğim
erken çiçeklendik yalancı baharlarda
kapat pencereyi... kar gelmesin
ışıksızlığa arala perdeleri
nicedir dilinde üşüyen türküyü söyle
-şimdi ne yana dönsem çürümüş insan nefesi-
17 nisan 2011 pazar
nuriye zeybek
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)